Kadınsız Erkekler

Yazar

Roman ve kısa öykü yazarı, çevirmen ve gazeteci olan Haruki Murakami, 1949 yılında Japonya’nın Kyoto kentinde dünyaya geldi. Waseda Üniversitesinde drama eğitimi aldı. Sonrasında eşi ile beraber yedi yıl boyunca caz bar işletti. 1979 yılında ilk romanını yazdı. Yazdığı kitaplar için geleneksel akım yanlısı eleştirmenler tarafından Amerikan kültürü etkisinde kaldığı ve aşırı Batıcı olduğu yönünde olumsuz eleştiriler aldı. Bir süre sonra Amerika Birleşik Devletlerine giderek orada yaşadı ve sonra Japonya’ya geri döndü.

Günümüzde hem Japonya’nın en önemli ve popüler yazarıdır hem de dünyaca tanınmış bir yazar olup eserleri bir çok dile çevrilmiştir. Türkçeye çevrilmiş 21 adet kitabı bulunmakla beraber daha fazla sayıda eseri vardır. Yazar, genel olarak eserlerinde ortak bir doku olarak yalnızlık ve müzik motiflerini kullanmaktadır.

İlk romanı olan “Rüzgarın Şarkısını Dinle”yi 1979 yılında yazdı ve bu kitabı Gunzou edebiyat ödülü aldı. Ve sonrasında birçok kitap ve birçok yeni ödül beraberinde geldi. Yazarı dünya çapında tanınır hale getiren ise 1987 yılında yazdığı “İmkânsızın Şarkısı” isimli kitabı olmuştur.

Yazar hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyenler için birkaç link bırakıyorum buraya;

https://www.dogankitap.com.tr/yazar/haruki-murakami
https://www.biyografi.info/kisi/haruki-murakami
https://www.harukimurakami.com/

Kitap

İlk kez 2014 yılında yayımlanan “Kadınsız Erkekler” isimli kitap adından da anlaşılacağı üzere kadınsız kalmış erkeklerin hayatlarına dokunan yedi adet öyküden oluşuyor. Kimi eşini kaybetmiş, kimi eşi tarafından aldatılmış veya kiminin hiç eşi olmamış yedi farklı karakterin ilginç öykülerine tanık oluyoruz. Yazarın gözlemleri, benzetmeleri ve anlatım tarzı ile tamamen değişik öykülerle karşı karşıya kalıyoruz. Farklı kültürlerin etkisinin olduğu ve yer yer fantastik öğelerin bulunduğu öyküler alışılmışın dışında bir dünya yaratıyor ve sizleri düşünce dünyasında gezintiye çıkartıyor.

Kitap yorumu

Kitap, konu olarak kadından yoksun kalmış erkekleri ve onların hikayelerini anlatıyor; Eşini kaybeden bir tiyatrocunun hayatından kesitlere, arkadaşımın aşkısın modundaki bir arkadaşlık ilişkisine, bir doktorun kadınlarla olan maceralarına, tüm gününü evde geçirmek zorunda kalan bekar bir adamın bakıcısının anlattığı hayat öyküsüne, aldatılmış bir adamın fantastik hayatına, Franz Kafka’nın Samsa karakterine bir gönderme niteliğindeki Aşık Samsa’ya ve de kadınsız erkekler hikayesine eşlik ediyoruz. Kitap anlatım açısından gayet sürükleyici ve akıcı bir şekilde ilerliyor. Çevirmenin başarılı bulduğum çevirisi sayesinde, kitap kolaylıkla okunabiliyor. Ancak, kitap yer yer +18 öğeler barındırdığı için herkesin okumasını önermiyorum.

En çok sevdiğim öyküler; Drive My Car, Bağımsız Organ ve Şehrazad oldu. Drive My Car adlı öyküde tiyatrocunun eşinin ölmesi ile gelişen olaylar, kendisi için tuttuğu şoförle gerçekleştirdiği sohbet ve yazarın verdiği mesajlar ilgimi çekti. Bağımsız Organ da doktorun bağımlılığı ve inancındaki değişim sonucu başına gelenler gerçekten ilginçti. Şehrazad adlı öyküde ise bakıcı kadının tutkusunun ona yaşattıkları gerçekten garip ve heyecan vericiydi.

İnsandan böceğe döneni görmüştük ama böcekten insana dönüşen birisinin fiziksel ve duygusal olarak kendisini tanımaya çalışmasını okumak ister misiniz? Tutkuların, acıların ve aşkın insana neler yaptırdıklarına şahit olmaya ne dersiniz? Kadınsız erkeklerin farklı hikayelerini okumak ister misiniz? Öyleyse benim keyifle ve kısa sürede okuyup bitirdiğim bu kitabı tavsiye ediyorum. Herkese keyifli okumalar!

Künye

Yazar: Haruki Murakami

Sayfa sayısı: 224 sayfa

Çevirmen: Ali Volkan Erdemir

Özgün Adı :  Men Without Women: Stories

Yayınevi: Doğan Kitap

İçindekiler

1- Drive My Car, sayfa-11
2- Yesterday, sayfa-47
3- Bağımsız Organ, sayfa-81
4- Şehrazad, sayfa-115
5- Kino, sayfa-143
6- Aşık Samsa, sayfa-179
7- Kadınsız Erkekler, sayfa-205

Arka kapak

Bir kadını yitirmek, tüm kadınları yitirmek demek…

Bir gün sen de kadınsız erkeklerden olacaksın. O gün en ufak bir uyarı, küçücük bir ipucu vermeden; önsezi olarak hissettirmeden ya da içine doğmadan; kapını çalmadan, hiç beklemediğin bir anda seni bulacak. Bir köşeyi döndüğünde, aslında çoktan oraya varmış olduğunu anlayacaksın. Geriye dönmek mümkün olmayacak. O köşeyi bir kez dönünce, orası artık senin için mümkün olan tek dünya olacak. O dünyada sen kadınsız erkeklerden biri olarak anılacaksın.
Hep bu soğuk çoğul eki ile…
Bir kadının özlemini çeken, yasını tutan; bir kadın tarafından aldatılmış, terk edilmiş olmanın acısıyla yaşayan, aşkla kendinden vazgeçen erkeklerin öyküleri…
Haruki Murakami’den aşka ve kadınlara yazılmış yedi ağıt…